20 Eylül 2011 Salı

Kız Çocuğu


Küçük bir kız çocuğuyum..
Duygularım,
Ufak ellerimden sadece biraz daha büyük..
Kan görmekten korkarım,bana acı verir..
Dünyanın bir başka yerinde bir başkasına da acı veriyordur belki..
Şimdilik küçüğüm,bana sadece acıyorlar..
Şimdilik..
Ama biliyorum,büyüdüğümde kaçacaklar benden..
Soluk tenimden ürkecekler,tenimden olmasa donuk bakışlarımdan..
Halbuki ben onlardan hiç ürkmedim..
Benden korkan,korkunç ruhlarından hiç mi hiç ürkmedim..
Küçük bir kız çocuğuyum..
Dünyanın bana yüklediğinden çok daha küçük..
Kan görmekten korkarım,bedenim kanar..
Ruhum bazen ondan da öte..
Ama yenerim belki..
Belki de sizin sayenizde..


* Bu satırları birkaç dakika önce yazdım.. Bunu neden yazdığımı,siz sormadan açıklayayım.
Aklıma takılan bir şey olmuştu bugüne kadar hep..
İnsanların şiirleri,şarkı sözlerini nasıl hissederek yazdığını düşünürdüm hep..
Mesela mutlu bir hayatı,mutlu bir aşkı olan insanlardan nasıl böyle hüzünlü ve anlamlı ayrılık şarkıları çıkar derdim..
Bugün biraz da olsa bunu anlamak için yazdım şu birkaç satırı..
Ve anladım..
Püf nokta,düşündüğün şeyin ya da kişinin yerine koymakmış kendini..Öyle birisini tanımasan bile,bu dünyada mutlaka birilerini ilgilendiriyordur yazdıkların..İşte O'nun gibi hissettin mi yazılıyormuş böyle şeyler..

Tabii sadece bu değil..Dünyada tonlarca minik çocuk hayata biraz da olsa geriden başlıyor..Doğduklarından itibaren mücadele etmeye mecbur kalıyorlar bir şeylerle..İşte onları düşündüm..
Dünyanın bir yerinde hiç tanımadığım,minik kız çocuğunu ..
Dilerim ki hiçbir çocuk ya da yetişkin,istemediği,mecbur kaldığı şeylerle mücadele etmek zorunda kalmaz..

Kestik.

14 yorum:

  1. bence bir insanın mükemmel bir hayatı varken, hüzünlü, buruk şeyler yazamaz. kendimden biliyorum. blogumda sağ tarafta görmüşsündür, birsürü olmasa da, birazcık şiir var. o şiirlerin hepsi, dün gece mala bağlamama sebep olan kişi beni bıraktıktan sonra yazılmış şiirler. çoğunda da kafam güzeldi. o ara hep kafam güzeldi zaten. neyse, sonra hayatım bi şekilde düzene girdi, yüzüm gülmeye başladı falan. o gün bugündür yazdığım en hüzünlü şey, dün geceki yazı. okudun yazıyı gördün, halimi de biliyosun zaten.

    YanıtlaSil
  2. Haklısın tabi aslında..
    Aslında çoğu zaman şöyle düşünmüştüm,hatta geçen gün bir arkadaşla da konuştuk bunu..
    İnsanlar, hatta direk örnek vereyim popüler şarkıcılar..Sonuçta belli bir hayat standartında yaşıyorlar,ya da işte kısmen de olsa izliyoruz görüyoruz..O kadar da kötü değil yani yaşamları..Ama aynı adamlardan çıkan hüzünlü şarkılar da gırla..Dedik biz de acaba tamamen ticari mi,yoksa bir şey var mı bunun içinde..
    İllaki ticarileri de fazlaca vardır bu piyasada ama,gerçekten hissederek yazanlar da azımsanamayacak kadar çoktur eminim ki..
    İşte o duyguyu tatmak istedim ben de..Gerçekten hissedebilir mi insan diye..
    Anladım ki epeyce de hissediyormuş,buruldu içim.. :/

    YanıtlaSil
  3. ama ticari olanı da var çok fazla. mesela sana şöyle bir örnek vereyim. cradle of filth denen grubu zamanın bi noktasında illaki dinlemişsindir. kliplerinde, konserlerinde falan adamların şovlarında, derin bir satanizm, fetişizm, paganizm gibi bir sürü şeylerin etkileri var. suratlar makyajlı falan filan. ama bu adamlar, sahnede kan revan içinde geçirdikleri konserlerden sonra, eve gidiyorlar, makyajlarını siliyorlar, pijamalarını giyiyorlar ve acaba bugün ne kadar kazandım diye düşünüyorlar.

    ama tabii ki dediğin gibi, hissederek yapanlar da vardır. ama çok nadir. mesela az önce postaladığım yazıya bakarsan, orada örnek verdiğim insanların artık tüm kaygısı ticari. okuyunca anlayacaksın zaten.

    YanıtlaSil
  4. haklısın kuzum.ortada ince bir çizgi var aslında.
    bu durumlarda kimin hak edip,etmediğini ayırt etmek çok önemli..ya da kimin kaygısı ne yönde,bunu bilmek..

    YanıtlaSil
  5. bu arada örneğin çok şahane oldu :)
    yine bir "hey gidi günler" dedirttin bana :D

    YanıtlaSil
  6. 2009 senesinden beri yazıyorum hatta ondan önce yazacaktım ki sırf ne yazıcağımı bilemediğimdendi. Hani oluyor ya bazen birşeyler yazmak istiyorsun ama ne yazıcağını nasıl başlıyacağını bilemezsin. Ben de o başlangıcı bilmiyordum ama buldum.

    2009 senesinde tam tamına 253 girdi yolladım. 2010 senesinde 210 girdi yollasamda bunlar biraz daha ağır yazılardı diğerlerine rağmen.

    Bulunan yazıların %70-80'i yalnızlık tag'i ile çıkar.

    Son dönemlerde neden blogu aksattığımı düşündüm. Şöyle bir baktım ki artık bir şeylere daha fazla alıştım. Bana yazı yazdıran şey yalnızlıktı ve o kaybolmasada yerini alışkanlığa bıraktı. Yine tavan yaptığı gün akşamlarında çok şey karalamışımdırda hiç birinide hatırlamam. Her şey o an olup bitiyor. O an hissediyorsun o an yazıyorsun.

    YanıtlaSil
  7. Bence bu kadar güzel hissedilerek yazılabilir.

    YanıtlaSil
  8. StummScream, Hissetmeden zor diyorsun yani :)
    Haklısın da.Zaten en çok içimize işleyen,en yoğun duyguya sahip yazılar da her zaman,en güçlü şekilde hislerle büründüğümüzde ortaya çıkıyor..

    Küçük Mucizem , sevgili adaşım,özlemişim sıcak yorumlarını okumayı,çok teşekkür ederim.. :)

    YanıtlaSil
  9. Önemli olan hisler değil, onun miktarı.

    1 ay'dır yalnız biriyle senelerdir yalnız birinin farklı aşikar bellidir.

    Kötü şeyler yazdırır genelde insanları hep o zaman birileri ister yanına, dertleşmeye, konuşmaya. Çok fazla şey değildir istenilen çoğu zaman iki çift muhabbet edicek biri çok bir şey mi? Ama hayır ya herkes müsaittir ya da yanlış anlaşılırsın.

    YanıtlaSil
  10. Gazze olaylarından mı etkilenmişsin ne =)
    Ama güzel yazı beğendim. ;)

    YanıtlaSil
  11. StummScream , birikmişsin sanki biraz :)
    Umarım hep iyi şeyler olur da,hep daha da keyifli şeyler yazarsın :)

    yaziyoooooor, Aslında daha çok doğduklarından beri hasta olan minikler geçti aklımdan..
    teşekkür ederim:)

    YanıtlaSil
  12. Umuyorum ama hiç bulamadım =)
    İyi dileklerin için saol.

    YanıtlaSil